Pasticceria Rizzardini
Yerlileri tarafından da önerilen turistlerin de gözdesi olan bu mekan oldukça kalabalık. İçeri girdiğinizde sıralar karışmış, ne alacağınızı da bilemez halde olabiliyorsunuz. Ben Spottedbylocals’da festivo önerisini okumuş ve badem ezmesi sever biri olarak marzapan alacağımıza emin girmiştim ama vitrindekileri görünce benim de kafam karışmadı desem yalan olur. Neyse yine de ilk kararlarımıza sadık kaldık.
Venedik’teki birçok pastane gibi oturma yeri yok, ya al-götür ya da ayakta mermer üstünde kahve içmece modu. Biz bir şekild sığışığ kahveyle tamamladık tatlıları. Festivo gerçekten görünüşünün aksine çok lezzetliydi, marzapan da lezzetliydi ama favorimiz belli. Vaktimiz olsaydı bence gelip diğerlerini de denerdik.
Caffe Florian
Caffe Florian Venedik’in kalbinde San Marco Meydanı’nda yer alıyor. Kapısında sıra olan bu mekanın iç duvarlarının güzelliği ve çalışanlarının şıklığı dikkat çekiyor. Oturduğunuzda ise tüm dikkatiniz menüdeki fiyatlar üstüne yoğunlaşıyor. Yani ne Viyana’da Sacher Cafe’de ne de farklı bir lokasyonda bilindik yerlerde bu fiyata kahveler görmedim. Normalden yüksek olması tabiki beklediğimiz bir şey ama normalin 4-5 katı olması da biraz fazla abartı gibi. Kahvesi çok mu güzel derseniz bana biraz sert geldi, Semoş ise beğendi. Damak tadınıza kalmış diyelim. Alkollü, yumurta likörlü gibi değişik kahveleri de mevcut; biz denesek mi diye düşündük ama o kadar paraya değmezse üzüleceğimize karar vererek vazgeçtik.
Pitteri Pasticceria
Pitteri’nin önünden geçerken vitrinde spesiyalleri olduğunu öne sürdükleri tatlının açık yeşil rengi beni hemen cezbetti, antep fıstıklı tatlı aşkımı biliyorsunuz. Gelin görün ki tatlının içindeki portakal aroması tüm tatları bastırmıştı. Bir dilimi iki kişi bölüştük, fazla bile geldi. Kahveleri iyiydi ancak yine tahmin edeceğiniz gibi oturma olanağı yok.
Bonus olarak da son gün gittiğimiz kanal kenarında az ileride daha 3 . nesil ve yine kanal kenarı olan kafeler gördük, Torrefazione bunlardan biriydi. Bir günümüz daha olsaydı kesin ertesi gün kahveye buraya gelirdik.
2. bir bonus da akşam saatlerinde önünden geçerken tesadüfen gördüğümüz, sonradan baktığımda yeni açılmış olan Palazzo Cavalli-Franchetti girişindeki kafenin ambiyansı loş ışıklarla çok güzeldi Hem iç hem dış mekanını da beğendik. Yerimiz kalmış olsaydı kesinlikle burada otururduk.