Yanı başımızda böyle karnavallar varmış da nasıl hiç duymamışız dediklerimden İskeçe ve Noussa Karnavalı. Ben ilk defa 2015 yılında öğrenmiştim Yunanistan’da böyle karnavallar yapıldığını.
Biz bu karnavallara Leggo Tur ile gittik. Öncesinde adını sanını duymadığımız bir turdu, kampanya siteleri karşımıza çıkardı bu turu:) Perşembe akşamı yola çıkıp Pazar akşamı/gecesi dönülen bir tur, fiyatlar da otobüsle ulaşım sağlandığından ve Yunanistan’ın ekonomik bir destinasyon olmasından dolayı oldukça uygundu.
Festival genelde Şubat-Mart aylarında oluyor, bizim gittiğimiz sene Mart ayındaydı. Otobüsle gitmek hele de sınır kapısında sıra varsa biraz yorucu olabiliyor, mümkünse kendi aracınızla gitmenizi tavsiye ederim.
İlk günümüzde Kavala ve Selanik gezileri yapıp Selanik’te merkezi bir otelde konaklamıştık. Kavala’dan aklımda kalan kurabiyesi değil maalesef, belki de doğru yerde tatmamışızdır. Selanik ise tavernaları, deniz kıyısındaki ekonomik kafeleri ve uygun alışveriş olanaklarıyla beğendiğimiz bir yer oldu. Selanik’ten aklımda kalan tek tarihi yapı da sanıyorum Atatürk’ün evi, Türkiye’dekilerden çok farklı olmasa da yabancı bir ülkede bayrağınızın dalgalandığını görmek hafiften milliyetçi duygularınızı kabartabilir. Atatürk Evi’nin çok yakınlarında Agios Dimitrios Kilisesi bulunuyor, açıkçası Avrupa’nın diğer kentlerinde oldukça fazla kilise gördüyseniz burası büyük ihtimalle aklınızda kalmayacaktır. Bunlar dışında Selanik’in sahili İzmir sahilini andırıyor. Tekneyle düzenlenen geziler de oluyor, bunlara katılabilirsiniz. Aristoteles Meydanı da en geniş meydanları sanıyorum, çevresinde birçok kafe mevcut ama ben denize karşı oturabileceğiniz güzel yerler varken tercih etmenizi çok önermem.
Peki nerenin mezeleri yemekleri en güzel, hangi mekan daha iyi diye soracak olursanız isimlerini hatırlamamakla birlikte memnun kalmadan ayrılacağınız bir yer olduğunu sanmıyorum. Üstelik en lüks gözüken yerlerinde bile fiyatlar oldukça uygun.
Gelelim karnavallara…Noussa Karnavalı adını şehrin isminden alıyor. Şehir Selanik’e yaklaşık 90 km, arabanızla 1 saat civarı sürüyor, otobüsle 1,5 trenle ise 2 saat civarı. Biz gittiğimizde şehrin meydanındaki sahnede bir grup şarkı söylüyordu ve insanlar da dans ediyordu, elbette hava yağmurlu da olsa biz de kendi çapımızda dansa katıldık:) Şehrin sokaklarına daldığımızda farklı kostümler giyen insanlar da çıktı karşımıza, adeta Cadılar Bayramı modundaydı bazıları ama çok da fazla göremedik kostümlü kişilerden. Meydandaki kafeler çoğunlukla dolu, hediyelik bir şeyler alabileceğiniz birkaç yer de mevcut hatırladığım kadarıyla. Sonrada okuduğum kadarıyla aslında karnaval Pazar günü başlıyormuş ve Pazartesi de devam ediyormuş, genellikle yöresel kıyafetlerle şarkılar ve danslar oluyormuş. Aynı zamanda ulusal lezzetler tadılıp Noussa’nın ünlü şarabı içiliyormuş. Biz Cumartesi gittiğimizden karnaval öncesi ısınma gösterilerini görmüşüz anlaşılan:)
İskeçe Selanik’ten yaklaşık 2 saat, otobüsle ve trenle de gitmek mümkün. İskeçe Karnavalı için Yunanistan’ın Rio’su deniliyor. Elbette Rio’yu görmediğimden kıyaslama yapmam zor ancak fotoğraflara bakılarak bile bu karnavalın Rio’ya kıyasla daha küçük çaplı kaldığı söylenebilir. Kostümler ilgi çekiciydi, yetişkinlerin yanı sıra ufaklıklar da kostümlerle çok tatlı gözüküyorlardı. Bazıları da grup olarak belirli bir tema çevresinde katılmışlardı. Örneğin; aşçı kıyafetleri giymiş bir grup un savaşıyla geçti. Çevrede geçit törenine gidenleri izleyenler de ellerindeki renkli boyaları kostümlülere atarak gösteriye dahil oluyorlar. Efsaneye göre, İsa’nın peygamber olacağı söylentilerinin arttığı dönemde öldürüleceği korkusuyla herkes çocuklarının yüzlerini boyayarak İsa’yı kamufle etmeye çalışmış. Bir pazar günü ise artık öldürülmeyeceğine inanan halk çocuklarını topluca yıkamış. Herkesin eğlendiği bu pazar ise İskeçe Karnavalı olarak kutlanıyormuş. Karnavalda eğlence ise tek güne sığdırılmamış, 1 hafta öncesinden başlıyormuş.
Geçit töreni öncesinde kostümlülerle fotoğraf çektirmek mümkün. Aynı zamanda konserler, dans gösterileri ve sergi gibi değişik aktiviteler de oluyormuş. Törenin kapanışı da havai fişek gösterileriyle yapılıyormuş. Festival alanı hem yerli hem de turist akınıyla oldukça kalabalık oluyor. Çevrede birçok kafe/restoran olmasına rağmen hemen hepsi dolu. Turlar da trafiğe kalmamak için erkenden buluşuyor maalesef. Arabayla giderseniz en azından 1 gece İskeçe’de konaklayıp hem karnavalın tadını daha iyi çıkarabilir, hem de şehri gezme fırsatı yakalamış olursunuz.