Harry’s Bar
Bellini içkisinin çıkış yeri olarak Harry’s Bar geçtiği için burayı tercih ettik. Bar olarak çalışanlarının şıklığı dışında bir özelliği yok diyebilirim. Yine de içeriye girdiğinizde bir film setinde hissebilirsiniz kendinizi.
Gelen kitle çoğunlukla aileler ya da çiftler. Çok fazla masası yok ama biraz barda oturup beklerseniz fırsatınız olabilir. Biz gittikten bir süre sonra yemek servisi de başladı sanırım, bazı masalara beyaz örtüler serildi ve yemek servisi yapıldı.
Fiyatlar dışarıdaki diğer mekanlara göre ve Avrupa geneline göre yüksek. Bellini oldukça lezzetli ama küçük bardaklarda servis ediliyor bence. Hafif bir içki, alkolsüzü de var bu arada. Çocuklu gelen ailelerin çocukları da alkolsüz verisyonunu içiyordu. Hafif bir içki olduğu için insan içtikçe içebilir ama neyseki fiyatları yüksek:)
Farklı bir noktada Bellini denemediğimiz için kıyaslama yapamıyorum.
Dodo Caffe
Dodo Caffe kanal kenarında oturma seçeneği sunduğundan oldukça keyifli bir yer. Eğer güneşli bir günde Venedik’teyseniz Dodo Caffe ya da aynı sıradaki farklı bir barı tercih edebilirsiniz. Spritz’in yanında cips de ikram olarak geliyor. Dilerseniz Venedik’te oldukça yaygın ekmek üstü cichetti olarak geçen atıştırmalıklardan da söyleyebilirsiniz ancak biz gittiğimizde çok da kalmamıştı. Semoş çubukta karides yedi, lezzetli buldu ama ben hafif tatlımsı lezzetini sevemedim.
Al Bacon di Vino
Campo Santa Margherita için çok hareketli bir meydan, açık hava konserleri oluyor, çocuklar koşturuyor yazmışlardı ama biz gittiğimizde neredeyse bomboş bir meydan bizi karşıladı. Belki bahar/yaz aylarında daha hareketli oluyordur. Biz de o kadar yürümüşken mekanlardan birini seçip şarap içelim istedik. Meydan çok geniş ve aslında hareketli olsa oldukça keyifli olabilecek bir yer. Yan yana bir sürü benzer tarzda mekanlar, barlar mevcut. Cicheretti denen ekmek üstü atıştırmalıklar burada da vardı ancak biz aç olmadığımızdan tercih etmedik.
Bir de Nolinski Otel içinde yer alan The Library Bar küçük ama gerçekten hoş bir yerdi, fiyatları da Harry’s ile aynı civarlarda. Biz tam Harry’s üstüne rastladığımız için sadece içine girip bakmakla yetindik ama oturmadık.
Venedik’te gittiğimiz kafeleri yazdığım yazım için buraya tıklayabilirsiniz.