Zilkale
Böyle tepelerde kaleler hep İskoçya’da, Almanya’da falan olur sanıyordum ama bizde de varmış.Üstelik etrafında da yeşilliğe doyacağınız harika bir manzarayla. Rize’de en sevdiğim yer oldu diyebilirim. Tavsiyem öncelikle kaleyi fotoğraflama noktalarından uzaktan bir çekmeniz, sonra da içini gezerek etrafındaki manzarayı çekmeniz. Kale’nin hemen dışında bir kafe de mevcut, geziniz sonrası dinlenmek için oturabilirsiniz. Erken saatlerde gelirseniz kalabalık olmayacaktır, biz sabah saatlerinde gittiğimizde pek kimseler yokken, dönüşte tekrar geçerken oldukça kalabalık olduğunu gördük.
Kale Trabzon-Rum İmparatorluğu zamanında yapılmış. Kale’nin etrafında pek bir şey yok neyi koruyorlardı diyebilirsiniz ancak gelecek tehlikelere karşı şehrin merkezine haber göndermek için yapılmış. Aynı zamanda İpek Yolu’nun yaz dönemindeki alternatif rotası buradan geçtiği için kervanlar burada konaklarmış, yüküne göre de vergi alınırmış. Osmanlı zamanında da bu uygulama devam etmiş ancak vergiler artınca Batılılar deniz yolunu keşfetmiş. Asıl adı da Kale-i Zir (Aşağı Kale) ancak değişerek günümüze Zilkale olarak gelmiş.
Ayder Yaylası
Fırtına Vadisi’nden geçerek gittiğimiz Ayder, bizi birazcık yağmurla ve de serinlikle karşıladı. Öncelikle otobüsle Kalegon’a kadar çıktık. Kalegon’da ortadan bir nehir akıyor ama hava da kötü olunca çok bir özelliği yok. Başladık aşağıya doğru yürümeye. Otobüsle çıkarken Gelintülü Şelalesi’nin yerini göstermişti rehberimiz ancak sisten karşıyı görmek pek mümkün olmadığından Gelintülü Şelalesi ancak bir tül perdesi arkasından görürcesine bir netlikle karşımızdaydı. Galer Düzü etrafı ise birçok tesisle dolmuş, seneler önce Karadeniz turuna katılan annemin söylediklerine göre eskiden bu kadar dolu değilmiş. Hava kötü olduğundan aşırı kalabalık olmasa da çok doluydu, zaten tesis kalabalığı yetiyor. Sonuç Ayder’den hem hava şartları hem de ortam itibarıyla çok etkilenemedim.
Çamlıhemşin
Fırtına Deresi kimi noktada gürül gürül akan, kimi noktaları da daha sığ sular olan bir dere. Üzerinde rafting de yapılıyor, zipline denilen iple derenin üstünden bir kıyıdan diğerine iple geçebileceğiniz bir aktivite de. Zipline yapan bir grup oldukça zevkli olduğunu söyledi ancak biz denemedik, yorum yok:)
Ben bu yöreyi genel olarak sevdim, etrafı yeşillik. Evet evler, apartmanlar var ama yine de birçok yerdekinden az. Kimi evler de doğaya uyumlu renklerde yapılmış, keşke hepsi öyle olsa… Etrafta çay tarlaları oldukça fazla, oteliniz bu yöredeyse mutlaka tepelere doğru yürüyüşe çıkın. Biz konaklama bölümünde anlatacağım Dere Butik Otel’de kalıp otelin arkasındaki yoldan çay tarlalarına doğru çıktık. Patika yolda bizi güzel manzaralar karşıladı, kesinlikle tavsiye ederim.
Şenyuva
Minibüslerle Zilkale’ye doğru giderken uğradığımız Şenyuva Köyü’ndeki en önemli yapı Cenevizlilerden kalma 3 asırlık Çinçiva Köprüsü (gerçi adı benim aklımda Ceneviz Köprüsü olarak kalmış ama Çinçiva Köprüsü’ymüş). Bu köyde Sevdaluk dizisi çekilmiş, köprüye yakın noktada bulunan ev de bu dizi için yapılmış. Dizi çekimleri nedeniyle ünlenen köy tatlış bir yerdi, köprünün biraz ilerisinde de güzel küçük kafeler mevcut.
Palovit Şelalesi
Gürül gürül akıyor, 15 metre yüksekliğinde ve bakir bir alanda. Üzerinde 4-5 kişiden fazlasını taşımayan merdivenlerden aşağıya inip hafif ıslanmayı göze alarak şelaleye çok yakın olan noktaya giderseniz çok daha güzel oluyor, hayata biraz heyecan katmak lazım. Hele bir de sıcak bir günse serinlersiniz işte:)
Rize’de Konaklama
Dere Butik Otel: Dere Otel Fırtına Deresi üstünde kurulmuş bir otel, küçük ve ahşap bir otel ama temiz ve güzel. Odaları geniş, balkona çıkıp dereyi izlemek mümkün, zaten gece dere sesiyle uyuyorsunuz. Restoran kısmı da dere kenarında, yemek de kahvaltı da iyi. Çevresi de yürüyüş yapmak için uygun.
Bu yazımı 2017’de gerçekleştirdiğimiz Doğu Karadeniz tur yazımdan alıntıladım. Doğu Karadeniz turumuzun tamamına bu yazımdan ulaşabilirsiniz.