Nice’te Gezilecek Yerler

Nice Havalimanından Şehir Merkezine Ulaşım

Nice Havalimanı deniz kenarında olduğundan denize çok yakın bir iniş gerçekleştiriyorsunuz, hatta dikkatli bakarsanız sahilden size el sallayan birilerini bile görebilirsiniz. Havalimanı şehir merkezine de oldukça yakın, sahilden bir yürüyüşle 40 dakika ama ellerinizde bavullarla bunu yapmak istemezsiniz diye düşünüyorum. Hemen havalimanı önünden merkeze L2 tramvay hattı kalkıyor. Eğer halihazırda Nice ulaşım kartınız yoksa makineden maalesef ancak 10 Euroluk hem gidiş hem de havalimanına istediğiniz gün kullanmak üzere dönüş hakkı sağlayan bir bilet alabiliyorsunuz ya da 7 günlük Cote d’azur pass vb. var. Aslında bu tramvayın normal fiyatı 1,70 Euro. Zaten kontrol edilmez diye düşünüp atlamayın, daha ilk tramvay deneyimimde kontrole denk geldim. Bence zaten kontroller yaygın, çünkü makinelerde ceza ödemek için de bir sekme var.

Birazcık yürürseniz az ileride otobüs durakları da mevcut. Otobüs durağının yanında bilet makineleri var mı ve fiyatları nasıl bilemiyorum.Normalde otobüs de 1,70 ama havalimanı tarifesi mi onda da dilerseniz şansınız deneyebilirsiniz. İki veya daha fazla kişiyseniz taksi seçeneklerine de bakabilirsiniz. Bolt da Über de kullanılıyor.

Nice’de Konaklama

Nice bir sahil şehri olduğundan konaklama açısından her yer rahat geldi bana. Ben Lenval bölgesinden sahil yürüyüş yolunun hemen bir altındaki yolda yer alan İbis Budget’ta kaldım. Önünden tramvay geçmesi, otobüsle ya da merkezden sahil boyu yürünerek gelinebilmesi bence avantajlıydı. Yürüyerek yarım saat-40 dakika sürüyor tabi. Otelin içi ise klasik İbis ama penceremden deniz manzarası kısmi de olsa vardı. Etrafta da market ve yemek için opsiyonlar var.

Nice’te Şehiriçi Ulaşım

Nice’te şehiriçi ulaşımda en çok tramvayı kullandım ben. 2 ve 3 hatları oldukça işime yaradı. 2 gün 24 saatlik biletlerden aldım. Bu biletler diğer toplu ulaşımlarda da geçiyor. Sabah saatlerinde iş vakti özellikle tramvay kalabalık olabiliyor ama gün içinde Eylül ayı için oldukça rahattı. Tramvayın bazı durakları metro gibi yer altında, bu duraklardan olanlarda turnikeden çıkarken de bilet okutuyorsunuz. Tramvayların en hoş yanı geldiğiniz durağın konseptine uygun sesler olması, mesela Mediterrenean Center’da dalga sesleri ya da Phoenix Park’ta kuş sesleri ve ardından bir çocuğun sesinden anons olması gibi.

Otobüse de Eze’ye giderken bindiğimde oldukça kalabalıktı, bu otobüste de aynı bilet geçiyor bu arada. Şehir içinde ise sadece bir akşam otobüse bindim, o da boştu. Üstelik gittiğim haftasonu Ironman Dünya Şampiyonası olmasına rağmen. Yaz dönemi için minibüsler çok kalabalık oluyor diyen bir gezgini de hatırlıyor gibiyim gerçi.

Tabi Fransa eylemleriyle ünlü bir yer. Ben gittiğimde sosyal hareket sebebiyle tramvay çalışmayacak diye duyurular yapıyorlardı kaç gün önceden başlayarak, neyseki benim seyahat günlerime denk gelmedi.

Nice’de Görülecek Yerler

Nice çoğunlukla deniz tatili için tercih edilen bir yer olsa da kültürel gezi için de keyifli noktalar sunuyor. Ben deniz için gitmedim örneğin ve sadece 1 saatlik denize vakit ayırmama rağmen hiç sıkılmadım, hatta daha yapılacaklar da vardı.

Promande des Anglais

Eski Şehir’den havalimanına kadar uzanan bir sahil yolu düşünün, yürüdükçe bitmeyen… Hem bisikletler hem yayalar için geniş bir yürüyüş yolu. Denize karşı oturabileceğiniz mavi sandalyeli dinlenme noktaları ve banklarıyla keyifli bir yol. Bazı bankların üstüne gölgelik modunda kapamışlar da.

Sabah akşam yürüyen eksik olmuyor. Ben akşam yürüyüşlerini çokça burada yaptım, akşamları koşanlar da oldukça fazla. Ayrıca Ironman Dünya Şampiyonası da burada gerçekleşti. Yolun karşı kaldırımında da güzel restoran/barlar ve şatolara taş çıkartan oteller ve apartmanlar yer alıyor.

Cathédrale Saint-Nicolas de Nice

Nice’te tüm kiliseler Fransa’nın birçok yerinde olduğu gibi ücretsiz görülebiliyor. Rus Ortodoks Kilisesi olan Saint Nicolas’ın da kilise bölümü ücretsizken, müze bölümü ücretli. Ben müze kısmını gezmedim, zaten kilisenin şekerden yapılma bir şatoya benzer dış kısmı oldukça hoş. Moskova’daki yapılara benziyor. İç kısmını da görün tabi, dışı kadar etkileyici olmasa da güzel.

Massena Sanat Tarihi Müzesi

Nice Müzelerini ziyaret için 4 günlük Museum Pass’leri var ve 11 tane müzeyi görebiliyorsunuz. Fiyatı da gayet makul 15 Euro. Ben ilk Massena’ya gidip Museum Pass’i de oradan aldım. Maalesef ben gittiğimde Matisse ve Modern Sanat Müzeleri geçici olarak kapalıydı. İlgimi çekenlerden 5 müze seçip tek günde bitirdim. Nice’te müzeler genellikle Salı günleri kapalı.

Massena müze olarak da hoş olsa da asıl güzelliği villanın iç ve dış dizaynında yatıyor. Bu arada bahçesine girmek ücretsiz. Tavan boyamaları, mobilyalarındaki küçük detaylar, adeta kendinizi prenses gibi hissettiğiniz bir yer. Eski dönemlerden birkaç kıyafet, yelpaze ve Nice’in çok hoş fotoğrafları da var tabi görülebilecek.

Jules Cheret Güzel Sanatlar Müzesi

Yine binasıyla hoş müzelerden biri Massena kadar olmasa da. Müzedeki heykel çalışmaları oldukça hoş. Özellikle Belle Epoque dönemindeki resimlere de bayıldım, renkler adeta rüya gibi. Bir de geçici mi yoksa kalıcı mı emin olamadığım Pscyho resimlerin yer aldığı bir koleksiyon vardı, burada da farklı çalışmalar görmek mümkün. Alt katta ise oryantalizm vardı, fazla tanıdık bir tema olduğundan çok etkilenmedim.

Anatole Jakovsky Naif Sanat Müzesi

Bu müze gezdiklerim arasında en farklısıydı. İsminden de anlaşılacağı gibi naif bir tarafı vardı. Eğer içinizdeki çocuk hala yaşıyorsa, renkten ve oyunlardan keyif alıyorsanız bu müzeyi de seveceksiniz demektir. Müze girerken bahçede sizi dev insan figürleri karşılıyor. İçeride de rengarenk eserler. Adeta Up filmindeki evin uçtuğu sahnede gibi hissediyorsunuz resimlere bakarken.

Lascaris Sarayı

Yine kendinizi adeta kraliçe gibi hissettiğiniz bir saraycık. Tavan resimleri, mobilyalar, eski dönemlerden eşyalar, hayatımda gördüğüm en güzel piyanolardan biri, müzik aletleri hepsi oldukça hoş. (Not: Fotoğraftaki piyano bahsi geçen piyano değil). İlk katta ise Fransızca anlatımlı resim çalışmaları var, onları anlayamadığımdan ve fazla sıradan geldiğinden çok da etkilenmedim ama ikinci kat görülmeye değer.

Colline du Château

Colline du Chateau’ya Garibaldi Le Chateau tarafından giriş yaparak ulaştım. Google harita yerine insanları ya da tabelaları takip etmenizi öneririm. Yol ormanlık ve gittiğiniz saate göre ıssızlaşabiliyor. Ben çok kısa bir noktada korkup merdivenleri üçer beşer tırmanmadım değil. Burada Unesco koruması altında

Bellanda Kulesi

Bellanda Kulesi Nice’in en güzel manzaralarından birini sunuyor. Bir de ben günbatımına yakın gittiğimde gitar çalan birine rastlamak ayrıca ortamı güzelleştirdi diyebilirim. Colline du Chateau’dan inerek gittim ancak sahilden merdivenleri tırmanarak çıkmak da mümkün.

Lympia Limanı

Herhangi bir şehirdeki bir limandan pek farkı yok ama özellikle sol tarafta yer alan rengarenk kayıkların bulunduğu kısım şehirle birlikte fotoğraf için güzel bir manzara yaratıyor.

Cathédrale Sainte-Réparate de Nice

Eski şehir merkezinde bulunan bu kiliseyi zaten illaki göreceksiniz, içini de fırsatınız varsa gezin derim. Çok etkileyici olmasa da fena değil.

Dominican Fathers Convent

Yine Eski Şehir’de bulunan küçük bir kilise, içi biraz karanlık ve diğerlerine göre daha sade.

Guerrero Clavero Kilisesi

Bu kiliseye tesadüfen rastladım ancak beğendim. İç freskleri oldukça güzeldi.

Église Notre-Dame du Port de Nice

Dışardan ihtişamlı gözüken Port Lympia’daki kilise iç tasarımıyla çok ihtişamlı olmasa da diğerlerinden farklı olmasıyla görülebilir.

Nice’in Ünlü Caddeleri

Nice’de en ünlü caddelerden biri hem pazarı, hem rengarenk evleri, hem de iki yana dizilmiş restoran/kafeleriyle Cours Saleya. Ayrıca muhteşem görünümlü Opera Binası da bu caddede. Opera için gelenler de oldukça şık ve zarif hazırlanmıştı. Fragonard parfüm mağazasının da birçok şubesi var ama bir şubesi de burada yer alıyor.

Alışveriş içinse Avenue Jean Medecin; Galeries La Fayatte’den Zara’ya birçok marka burada yer alıyor.

Rue Rossetti ise karşılıklı renkli evleri ve restoran/publarıyla en çok fotoğraflanan bir diğer sokak.

Gambetta Bulvarı da üzerindeki evlerle ilgili çekici, kafanız yukarda gezerseniz apartmanların üstündeki heykel ya da desen işçilikleri kaçırmazsınız. Sanki birileri ben prenses olarak yaşamak istiyordum, çok zenginim ama prenses olamıyorum, en azından öyle hissedeceğim apartmanlar yaptırayım demiş gibi.

Nice’in Meydanları

Massena Meydanı en meşhur olanlarından. Galeries Lafayette ve Fontaine du Soleil (Güneş Çeşmesi) bu meydanda yer alıyor. Bir de lambaların üstünde heykeller var, özellikle akşam hava karardığında dikkatinizi çekiyor. Klasik fotoğraf noktalarından.

Garibaldi Meydanı da çevresindeki kafeleriyle ve Guiseppe Garibaldi heykeliyle yine dikkat çeken meydanlardan.

Risotti Meydanı Eski Şehir’in göbeğinde hem en meşhur dondurmacı Fenocchio’ya hem de farklı restoranlara ev sahipliği yapıyor. Cathédrale Sainte-Réparate de Nice de bu meydanda.

Charles Negre Fotoğraf Müzesi

Aslında bu da bilete dahil olduğundan girmeyi tercih ettim yoksa planımda yoktu. Bir de çok merkezi bir konumda Cr Saleya üstünde yer alıyor. Ben gittiğimde okyanus altına dair bir fotoğraf sergisi vardı. Zaten küçük bir alan, 15 dakikada bile gezilebilir.

Nice’in Plajları

Nice’in plajları demek yerine upuzun uzanan tek plajı desek daha doğru olur gibi geliyor ama farklı isimleri var bölgesel olarak. Plaj boyunca birçok özel işletme de bulunuyor, halk plajı da. Özel işletmelerde şezlonglar, şemsiyeler ve restoran servisi mevcut. Halk plajı kısmında sadece duşakabinler ve bazı yerlerde tuvaletler var ama kıyafet kabini hiç görmedim.

Plajın tümü taşlık, deniz de öyle. Gideceğiniz mevsime göre denizin sakinliği değişecektir. Mesela ben Eylül ortası gittiğimde sabahları sakin öğleden sonra biraz dalgalı bir denizle karşılaştım. Otelimin oradaki Magnan Halk Plajı’ndan girdim ama dediğim gibi plaj kesintisiz devam ettiğinden çok bir farkı yok, sadece merkez kısmında daha kalabalık oluyor. Güvenlik açısından bir sıkıntı gözlemlemedim ama ben tek kişi olduğumdan eşyalarımı otelde bırakarak plaja gitmeyi tercih ettim.