Siem Reap’a Ho Chi Minh’den uçakla geçtik ve tüm noktaları yerel rehber eşliğinde gezdik. Kamboçya genel itibarıyla ekonomik düzeyi düşük bir ülke olduğundan yollarının altyapısı da gelişmiş değil ama tapınaklarının özgünlüğü ile görülmeyi kesinlikle hak ediyor. Asya’da aranan egzotiklik hissi burada bulundu diyebilirim.
Angkor Wat
Tabiki en merak ettiğimiz ve bizi en çok büyüleyen yer Angkor Wat oldu. Vardığınızda sizi bir köprü ve gölet karşılıyor. Gölete vuran Angkor Wat manzarası ve arkada Angkor Wat hava şartları elveriyorsa güzel bir fotoğraf çekmek için ideal. Angkor Wat 12. yüzyılda inşa ettirilmiş Hindu-Budist bir tapınak. Oldukça büyük, gez gez bitmiyor, zaten tapınak şehir olarak geçiyor. Guinnes tarafından da en büyük dini alan olarak kabul ediliyormuş. Avrupa’da gördüğünüz mimari tarzlardan da tamamen farklı. Bu kadar büyük bir alanı o dönemde yapmış olmaları da ayrı bir konu. Taş oymaları kendine özgü. Burada tapınakta bir noktada biz de sunağa bir şeyler koyup dileğimizi diledik ama ne dilediğimi hiç hatırlamıyorum. Oldu mu acaba?
Ta Prohm Tapınağı
Ta Prohm Tapınağı benim en beğendiklerimden oldu diyebilirim, Bu tapınak ruhsal anlamda en huzur verici ve zen noktası gibi hissetiren yer olduğundan sanırım. Ağaçların köklerinin sarıp sarmaladığı tapınak oldukça farklı bir hava veriyor, yüyzyıllardır ayakta duran bir yerde olduğunuzu iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Angelina Jolie’nin oynadığı Tomb Raider filmi de burada çekildiğinden oldukça popüler ve kalabalık. Fotoğraf çekilme noktalarında tabiki sıra mevcut. Ayrıca bu tapınağa bir Kamboçyalı rehberle gelirseniz ve bizim gibi şanslıysanız sizi tağınağın karşılıklı iki ayrı noktasında varmışsınız gibi panaromik çekimli bir fotoğrafınız olabilir.
Bayon Tapınağı
Bayon Tapınağı girişinde de taş yüzlerle çevrili bir köprü bulunuyor. Biz geçerken sağanak yağdığından maalesef inip fotoğraflayamadık, sadece aracımızın camından fotoğraflayabildik. Aslında burada gördüğünüz yüzler de tapınağa dair ipucu veriyor.
Bayon Tapınağı taşlardan yapılmış yüzler anlamında çok zengin süslemeleri olan bir tapınak. 37 kulenin üzerinde dev yüzler bulunuyor. Hatta burada dev bir bir yüzün burnuna burnuza denk getirmiş gibi fotoğraf çekilebileceğiniz bir nokta da bulunuyor.
Pre Rup Tapınağı
Pre Rup günnatımını izlemek için gittiğimiz bir tapınak oldu. Diğer tapınakların yanında daha yıkılmış da olduğundan çok ilgi çekici değil. Taş aslan figürlerinin olduğu noktalara çıkıp tepeden tapınağı görüntüleyebilirsiniz. Maalesef bize günbatımında hava şartları dolayısıyla harika bir görüntü sunmasa da denk getirebilirseniz fotoğraflara yansıyan görüntüsü gerçekten güzel.
Tonle Sap
Burası teknelerle gezdiğiniz ve yüzen evlerde yaşayan Kamboçyalıların hayatlarına tanık olduğunuz bir yer. Zor şartlarda yaşıyorlar, yürek burkan bir yer. Suları çamur renginde. Evlerse renkli. Şansınız varsa su yılanı yakalamış bir yerli kayığına da rastlayabilirsiniz. Turistlerin ilgisini çektiğinden yakaladıkları yılanlarla şov yapıyorlar.
Siem Reap Pub Street
Siem Reap merkezde bulunan barlar sokağı oldukça popüler. Yan yana dizilmiş birçok bar bulunuyor. Rehberimizin uyarısıyla salata gibi yıkanmasından emin olmadığımız şeyler yerine patates kızartması tercih ediyoruz. Tabiki yerel lezzetler satan açık marketleri ve tezgahlarda böcek satanlar var ama turumuzdan birinin denedikleri sonrası tam Angkor Wat gezisi günü zehirlendiğini belirteyim, zor bir gün geçirdi. Pub Street dansları ve müzikleriyle de çok hareketli, biz de bir noktada yol ortasında kendimizi dans ederken bulduk. Küçük arabalar şeklinde barlar da yapmışlardı, hatta dans edenleri çekerken bir turist bize ters ters bakmıştı. 🙂 Biz The Angkor Wat isimli mekanda oturduk ve memnun kaldık.
Bu gezimizi 2019 yılında Vietnam turumuzun parçası olarak yapmıştık. Vietnam’da Gezilecek Yerler yazım için buraya tıklayabilirsiniz.