Hondarribia Görmeye Değer mi?

Hondarribia’ya San Sebastian’da kalırken geçtik. Mimari olarak San Sebastian’dan farklı, tatlış renkli evleri olan bir yer ama yarım gün yetiyor. Mutlaka görün demesem de San Sebastian’da fazla zamanınız varsa vakit ayırabilirsiniz.
Hondarribia’ya Nasıl Gidilir?
Hondarribia’ya San Sebastian merkezden toplu ulaşım araçlarıyla gidebiliyorsunuz. Biz E20 numaralı otobüsle direkt gittik, diğer opsiyonlar aktarmalı gösteriyordu. Bu otobüste sadece diğer otobüslerin aksin nakit ödeme yapmanız gerekiyor.
Hondarribia’da Görülecek Yerler

Hondarribia Eski şehri kale surları içinde küçük bir şehir. Surlar çok iyi korunmuş, Orta Çağ şehri havasını yaşamanıza olanak veriyor. Tabi kale surları dışında da hoş bir şehir. Biz gezimize önce surların içinde başladık. St Nicholas kapısından çıkıp surların içine doğru fotoğraf çektiğinizde arkanızdaki evlerle güzel bir kare oluyor. Queen’s Bastion diye bir yer gözüküyordu haritada ama burada görülecek ne var pek anlayamadık açıkçası.

Murrua Kalea boyunca devam ederseniz de Hondarribia mimarisinden çok tatlış evleri fotoğraflayabilirsiniz. Yolun sonunda sur kapılarından bir diğer St Maria yer alıyor, kapının hemen dışında da Hatxeroa heykeli var. İki buçuk metre boyunda (miğfer dahil) ve 420 kilo ağırlığında olan bronz heykel, “Alarde de Hondarribia”nın en ünlü figürlerinden birini temsil etmektedir. Espadrillerden dağ sırasına, miğfer ve yüz ifadesi dahil olmak üzere eserin detayları hayata sadıktır. Yürüyen bir kişiyi tasvir ederek amaç, dinamizmi yakalamak ve baltacıyı yürüyormuş gibi görünmesini sağlayacak bir konuma yerleştirmekmiş. “Alarde de Hondarribia” tarihi olarak 17. yüzyıla dayanıyor. 1 Temmuz 1638’de Hondarribia, Fransızlar tarafından kuşatılıyor. Kuşatmanın ilk günlerinde, Hondarribia halkı, bölge kilisesinde toplanıp Guadalupe Bakiresi’ne, eğer onun aracılığı ile kaçmayı başarabilirlerse, Olearso burnunda bulunan kutsal alanına alay halinde yürüyerek her yıl teşekkür edeceklerine yemin ediyorlar. Şehir 69 gün dayanıp 7 Eylül 1638’de kuşatmayı zaferle kaldırıyor. Hondarribia halkı da söz verdikleri gibi halk arasında El Alarde olarak bilinen, silahlı köylülerin eşlik ettiği bir sivil-dini alayla yeminlerini her yıl yerine getiriyorlar. 1639 yılından bu yana her yıl 8 Eylül’de kutlanan Hondarribia Bayramı bu amaçla kutlanıyor.

Buradan Murrua Kalea boyunca olan arnavut kaldırımlı sokaklarını arşınlamaya başlıyoruz. İlk karşımıza çıkan Parador de Hondarribia’nın da bulunduğu Arma Meydanı. Burası da hoş evlerle çevrili olduğundan yine güzel bir fotoğraf noktası. Şu an otel olarak kullanılan Parador, 10. yüzyılda kurulmuş ve Büyük Kral Navarre I. Sancho Abarca tarafından başlayan bir savunma yapısının üzerine inşa edilmiş olup, 16. yüzyılda İmparator I. Charles (Carlos V) tarafından genişletilmiş. Yapıda İspanyol monarşisinden Velázquez’e kadar birçok tarihi figürün izleri mevcut. Terastan Fransız Hendaye kıyılarını görmek mümkünmüş; günbatımı ve manzaralı kahvaltılar için ideal olduğunu söylemişler ancak biz çıkmadık. Oldukça geniş bir meydan oturmak için kafe de mevcut.

Bir sonraki durak Gipuzkoa Meydanı. Meydanı çevreleyen 3–4 katlı taş ve ahşap cepheli yapılar, demir balkonlar ve zengin taş işçiliğiyle köy meydanı havası sunan bir meydan. Ayrıca birçok festival, Noel panayırı da bu meydanda oluyormuş. Biz gittiğimizde yol çalışması vardı, pek hareketli değildi.

Santa Maria Kilisesi de Eski Şehir içinde görülebilecek nokta ama içinde görülecek bir şey yok. Bu arada evlerin kapılarına da bakmadan geçmeyin derim.

Eski Şehir dışında da deniz kenarı bir yürüyüş yapabilirsiniz ancak deniz kenarında maalesef Türkiye’de olduğu gibi oturulacak güzel kafeler göremedik. Sahilden Fransa’da Hendaye’ye küçük bir tekneyle geçmeniz mümkün.

San Pedro Kalea yolu üstünde hem birçok alışveriş noktası hem restoranlar hem de şirin mi şirin evler yer alıyor. Ayrıca paralel caddelerde de butikler mevcut. Burada büyük markaları şehir merkezinde hiç görmedik.
Hondarribia Yeme İçme
Biz burada puanı yüksek olan yereller tarafından da sıkça tercih edilen Gaxen Cafe’de oturduk ve sadece kahve içtik ancak yan masalarımızda bir şeyler atıştıranlar da vardı. Dış mekanında az masa var ama şansımıza bulabildik, içi ise geniş diyebiliriz.

Yazının içinde belirttiğim gibi manzaralı bir yerde oturmak isterseniz Parador de Hondarribia bir seçenek. Yine Arma Plaza’da farklı kafeler de mevcut. Cafetería Ttopara’ da oturanlar fazlacaydı ama daha çok bir şeyler yediklerini gözlemledik. Biz gittiğimizde henüz açık olmayan Mika Jatetxea Hondarribia da yüksek puanlı restoranlardan biriydi.
San Pedro Kalea üzerinde de çoğunlukla restoranlar ve barlar vardı ya da dondurmacı tarzı yerler. Oturacak kafe tarzı bir yer göremedik.
San Sebastian’da Gezilecek Yerler yazıma da göz atmak isteyebilirsiniz.